Yerel Çeşitlerimiz, Gen Kaynaklarımız Ve Atalık Tohumlar - Doç. Dr. Ziya Dumlupınar
YEREL
ÇEŞİTLERİMİZ, GEN KAYNAKLARIMIZ VE ATALIK TOHUMLAR- 09 EKİM 2021
Kahramanmaraş
Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim
Üyesi Doç.Dr. Ziya Dumlupınar ile yerel çeşitlerimiz, gen kaynaklarımız ve
atalık tohumları konuştuk.
Tohumculuktaki
Durumumuz hakkında 2020 yılı rakamlarına göre Türkiye’de 1.241.760 ton sertifikalı tohumluk üretildiğine dikkat çekerek,
Hububat (Buğday, Arpa, Yulaf, Nohut ve Mercimek) tohumlarında kendi kendimize
yetecek kadar tohumluk üretebilirken, Endüstri Bitkileri ve Sebze tohumlarında
büyük oranda yurtdışına bağlı olduğumuzu vurguladı.
Siyez buğdayı, karabuğday
ve gluten hakkında bilgi veren hocamız bize ait olmayan gen kaynaklarına
değindi. Yerli ve yerel çeşitler arasındaki farkların üzerinde durarak, yerli çeşidin Türkiye’de
üniversiteler, araştırma enstitüleri ve Türk firmaları tarafından geliştirilen
ve tescil ettirilen çeşitler olduğunu söyledi. Yerel çeşidin ise ülkemizin
genetik kaynaklarından olup, köy çeşitleri olarak da adlandırılan ve eğer
tarımı yapılıyorsa da küçük alanlarda yapılan gen kaynaklarından olduğunu
vurguladı.
Gıdaların tek başına
ilaç olmadığının ısrarla üstünü çizen Ziya Dumlupınar Hoca, ülkemizde iki tane
ulusal gen bankası bulunduğunu, yerel çeşitlerimizin çoğunun zaten oralarda
saklandığını belirtti. Olmayanların da süratle eklenerek muhafaza edilmesinin
en doğru çözüm olarak durmakta olduğunu söyledi.
Hibrit tohumların melez
olduğunu GDO’lu veya kısır olmadığını belirtti. İklim değişikliklerinin tarımı
olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekerek kuraklığın oluşturduğu tehdide karşı
yer altı sularının önemine vurgu yaptı. Suyun doğru kullanımının da üzerinde
durarak susuzluğun önüne geçmek için belli dönemlerde bazı ürünleri ekim
nöbetine sokarak daha az su kullanımının sağlanabileceği önerisinde bulundu.