MOTİVASYON HİKAYELERİ | Hayata Dair Konuşmalar | Halis Kuralay
HALİS KURALAY
“Bana ne
engellilerden?” diyen birçok insan var. Bu hâl yaygın bir şekilde söz konusu.
İnsanlar güya ürperiyorlar bu sözü duyunca. Tövbe tövbe diyorlar, olur mu öyle
şey! Ama aslında hâliyle ve tavrıyla bana ne engellilerden diyorlar sürekli.
Önemsemiyorlar, değer vermiyorlar, anlamaya çalışmıyorlar, yok sayıyorlar. En
basit örnekle anlatacak olursam, adam çukur kazıyor, önüne hiçbir engel
koymuyor, bizden biri içine düşünce de “kör müsün be adam” diyor. Evet, körüm!
Diye cevap veriyorum dedi.
Anlattıklarınıza
göre, engellilerle olan imtihanımızda sınıfta kalıyoruz toplum olarak?
Evet, toplum olarak
bu konuda eksik çok fazla. Maalesef engelliler çoğu zaman sabreden konumunda,
engelsizler de bilgisizliklerinden dolayı çoğu zaman eziyet eden konumdalar.
Farkına varmıyorlar eziyet ettiklerinin... “Senin için ben karar verdim,
yapamazsın” diyorlar mesela. Milli Eğitim’e şube müdürü olarak teklif edildiğim
zaman, Bakan Bey’e danışmanlarından biri “sayın Bakanım, arkadaş engelliymiş,
onu yormasaydık” demiş. İyi bir şeymiş gibi görünüyor bu söz. Fakat biz de
diyoruz ki, bütün antrenörler zalim adamlar mı ki durup dinlenmeden takımlarını
çalıştırıyorlar, kan ter içinde bırakıyorlar... Sağ olsun, Bakanımız Hüseyin
Çelik Bey güzel bir cevap vermiş. “Şube müdürü ne ki, dünyada görmeyen
insanlardan Bakanlar var, sen ne konuşuyorsun!” demiş. Bu bir bakış açısıdır...
Önemli bir şeydir. Diye sözlerini tamamladı.